Kapsayıcı Liderlik Ne İşe Yarar?
Yazan: Cahide Akkuzu
Okuma süresi: yaklaşık 6 dakika
Bir önceki yazımda ‘Unconscious Bias’ yani ‘Bilinçdışı Önyargı’ nın varlığını çeşitli örnekler ve araştırmalar ile ortaya koymuştum, etkilerini ve nasıl uyanık kalacağımızı yazmıştım. Bu yazımda çeşitlilik ve kapsayıcılık (Diversity&Inclusion) konusunun liderlik boyutuna daha yakından bakmak istiyorum. Kapsayıcı liderlik (Inclusive Leadership) olarak tanımlanan liderlik yaklaşımını ve örneklerini inceleyeceğiz.
Kapsayıcı liderlik (Inclusive Leadership) iş ortamlarımızı şekillendiren önemli global mega trendler sonucunda ortaya çıkmıştır. Gelişen ekonomiler şirketlerin pazar çeşitliliğini artırmıştır, bununla birlikte müşteri çeşitliliği de artmıştır, bununla birlikte tüketim ve rekabet koşulları çeşitlenmiştir, bununla birlikte şirketlerin istihdam ettiği çalışanların çeşitliliği artmıştır. Sürdürülebilir rekabet gücü sağlayan çeşitliliğin kapsamını cinsiyetin yanı sıra yaş, kültür, etnik köken, değerler, inançlar, düşünme tarzları ve fiziksel özellikler olarak genişletebiliriz. İçinde bu kadar çok çeşitliliği barındıran bu organizasyonları her kademede yönetecek liderlerde aranan en önemli özelliklerden bir tanesi kapsayıcı liderliktir. İster şirketin en tepesinde olsun, ister lokal bir yapıda sadece bir departmanı yönetiyor olsun, liderden beklenen şirketin rekabet gücünü sürdürülebilir bir şekilde artırmasıdır.
Peki liderler yukarıda tarifini yaptığımız günümüz iş ortamlarında bunu nasıl sağlayacaklar? Bu noktada kapsayıcı liderlik devreye giriyor.
İngiltere’ de eşitlik ve kapsayıcılık konusunda bir işveren ağı olan enei (The Employers Network for Equality & Inclusion) kapsayıcı liderliği şöyle tanımlıyor:
‘Kapsayıcı lider, kendi bilinçdışı önyargılarının ve tercihlerinin farkında olan, aktif bir şekilde farklı düşünceleri ve perspektifleri ortaya çıkarmaya çalışıp bunları kararlarında dikkate alan, birlikte çalıştığı kişilerin sahip olduğu farklılıkları rekabet gücü sağlayan bir kaynak olarak gören ve bu kişilere kurumsal ve bireysel performanslarını ortak hedefe doğru odaklamak amacıyla güç ve ilham veren liderdir.’
Bu tanıma göre kapsayıcı lideri geleneksel liderden ayıran özelliklerin ne olduğuna bakalım. Bundan önceki yazımda detaylı anlatmış olduğum ‘bilinçdışı önyargı’ tam da burada devreye giriyor. Kapsayıcı lider kendi yargılarının, tercihlerinin ve örtük inançlarının varlığına inanır. Bunların ne olduğunu kısmen de biliyor olabilir, ama burada çok önemli olan farkında olmadan sahip olduğu bu örtük inançlarının verimsiz kararlar almasına asla izin vermemesidir. Dolayısıyla kapsayıcı liderin en önemli ayırt edici özelliklerinden bir tanesini, tüm insanların doğasında bulunan, kendisinin de doğasında bulunan bilinçdışı önyargılarının etkisinde kararlar almaması olarak özetleyebiliriz.
Kapsayıcı lider bunu sağlayabilmek için bilinçli bir şekilde ekibinde çeşitlilik sağlar. Yukarıda tarifini yapmış olduğum global mega trendler de bunu gerektiriyor zaten. Dolayısıyla rekabet gücünü sürdürülebilir bir şekilde artıracağına inandığı bir çeşitlilikte kişileri istihdam eder veya organizasyonunu buna göre şekillendirir. Kapsayıcı lider rekabet gücü sağlayabilmek için bu çeşitliliği en iyi şekilde değere dönüştürebilen kişidir. Bunların değere dönüşmesi için organizasyonun öncelikle kendisine koymuş olduğu bir hedefi olduğunu ve bunu tüm organizasyona yaymış olduğunu varsayıyorum.
Peki, kapsayıcı lider çeşitliliği değere dönüştürmek için neler yapıyor? Bir kere, farklı fikirlerin, görüşlerin ve perspektiflerin bilinçli bir şekilde ortaya çıkması için gerekli ortamı sağlıyor ve teşvik ediyor. Kişilerin katılımını sağlıyor, katkıda bulunmaları için cesaretlendiriyor, ortaya çıkan görüşleri tarafsızlıkla değerlendiriyor. Farklı görüşleri ortaya çıkarmak için kullanılabilecek önemli araçlardan bir tanesi ‘Derin Demokrasi’ metodunu kullanmaktır. Derin Demokrasi, liderlere ekipteki tüm görüşleri bilinçli bir şekilde ortaya çıkarma, azınlık görüşlerin de nihai kararlara dahil edilmesini sağlama ve liderin aldığı kararların tüm ekip tarafından sahiplenilmesini sağlayan yenilikçi bir yöntemdir.
Kapsayıcı liderin diğer önemli özelliği ortaya çıkan farklı yaklaşımları büyük bir ilgi ve merakla anlamaya çalışmasıdır, şirketin kendisine koymuş olduğu hedeflere nasıl katkı yapacağını sorgulamasıdır. Burada kapsayıcı liderin iki önemli özelliği yine ön plana çıkıyor: tarafsızlık ve merak. Tarafsızlık özelliğini etkin bir şekilde kullanabilmesi için daha önce bahsettiğimiz bilinçdışı önyargılarının farkında olup bunların etkisinden kendisini bilinçli bir şekilde arındırmasıdır. ‘Merak’ özelliği ise lidere yeni bir yaklaşım sağlıyor: öğrenme yaklaşımı. Ortaya konan yeni fikir veya perspektif neler sağlayabilir, hedefe ulaşmak için nasıl katkı yapabilir, neleri mümkün kılabilir, nasıl bir değer yaratabilir gibi çeşitli açılardan liderin merakla yaptığı sorgulamalar yeni içgörüler elde etmesini ve öğrenmesini sağlar.
Çeşitliliği değere dönüştürecek en önemli konulardan bir tanesi de iş ortamında iş birliği ve gönüllü katılım sağlamaktır. MIT Sloan Kurumsal Gelişim Merkezi Kurucusu ve Direktörü olan ve ünlü ‘The Fifth Discipline’ kitabının yazarı Peter Senge önemli bir gözlemini şu soru ile özetlemiş: ‘Nasıl oluyor da kurumlarda çalışan kişilerin bireysel IQ’ ları 120’ nin üzerinde, ancak kolektif olarak sergiledikleri IQ 63?’ Kapsayıcı liderin önemli ayırt edici özelliği burada ortaya çıkıyor. Organizasyonu hedeflerine götürecek çeşitlilikte kişileri istihdam etti veya organizasyonunu bu şekilde oluşturdu. Bu çeşitlilikteki kişilerin etkin bir şekilde birlikte çalışmasını sağlıyor, nerelerde tıkanıklık olduğunu okuyor, engelleri ortadan kaldırıyor. Kısacası kolektif IQ’ nun hak ettiği yükseklikte olmasını sağlıyor!
Kapsayıcı liderlerin bir diğer önemli özelliği de bilinçli bir şekilde başkalarının gelişmesini ve güçlenmesini sağlamalarıdır. Bunu sağlayabilmek için kişilerin kendi güçlerini ve yeteneklerini kullanabilecekleri ortamları yaratıyorlar, kişileri yeteneklerini kullanmak için ve yenilik için cesaretlendiriyorlar, sorumluluk almalarını sağlıyorlar.
Tüm bu saydığımız özelliklere bakınca kapsayıcı liderin odağının kendisinden çok başkalarında, ekibinde, kişilerde olduğunu görüyoruz. Odağı rekabet gücünü sürdürülebilir bir şekilde artıracağına inandığı bir çeşitlilikte kişileri istihdam etmekte veya organizasyonunu buna göre şekillendirmekte, bu kişilerin bireysel olarak tüm potansiyellerini ortaya koymalarına alan açmakta ve kişilerin ortak amaca doğru etkin bir şekilde iş birliği içinde çalışmalarını sağlamakta.
Şimdi bir de çalışanların perspektifinden bakalım. Dünyanın bir çok ülkesinde faaliyet gösteren ve kadınların iş dünyasında fırsatlara erişimini genişletmeyi amaçlayan bir STK olan Catalyst tarafından bu konuda kapsamlı bir araştırma yapılmış. Avustralya, Çin, Hindistan, Almanya, Meksika ve Amerika Birleşik Devletleri’ ni kapsayan araştırma kapsayıcı liderin etkilerini ortaya koyan önemli bulgular ortaya çıkarmış:
- Kadınlar ve erkekler kapsayıcı liderin davranış özelliklerini benzer bir şekilde tarif etmişler. Kapsayıcı lider tarifi kadınlar ve erkekler için farklılık göstermiyor.
- Kapsayıcı liderle çalışan kişiler iş ortamında daha inovatif, daha yaratıcı olduklarını ortaya koymuşlar.
- Kapsayıcı liderle çalışan kişiler daha çok takım dayanışması içinde olduklarını ve görev kapsamlarının üzerinde bir çaba ortaya koyduklarını göstermişler. Takım hedeflerine ulaşmak için takım içinde gönüllü katılım ve yardımlaşma artmış.
- Kapsayıcı liderle çalışan kişilerin kendilerini iş arkadaşlarıyla aynı zamanda hem eşit hem de özel oldukları yönünde hissettirilmeleri sağlanmış.
Araştırma detaylarını okumak için Catalyst tarafından yayınlanan detaylı rapora aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.
Aynı araştırma kapsayıcı lidere atfedilen liderlik davranışlarını tespit etmiş ve bu davranışları İngilizce EACH olarak özetlemiş (Empowerment-Accountability-Courage-Humility). Bu dört davranışı özetleyecek olursak:
- Başkalarını güçlendirmek/yetkilendirmek – bağlı kişilerin kendilerini geliştirmelerini ve kendilerini sürekli aşmalarını sağlamak.
- Sorumluluk almak ve vermek – bağlı olan kişilere güvenle sorumluluk vermek ve sonuçlardan sorumlu tutmak.
- Cesaret – şirket çıkarlarını kişisel çıkarların önüne koymak, risk almayı gerektirse bile prensiplerine ve inançlarına bağlı kalmak.
- Tevazu – başkalarının bakış açılarını dinlemek ve bunlardan öğrenmek, eleştiriye açık olmak ve eleştirileri öğrenmek için fırsat olarak görmek, hataları kabullenmek ve gelişmek için kullanmak, kendi kısıtlarını aşmak için başkalarından destek almaya açık olmak.
Özet olarak kapsayıcı lider çalışanlarının kendilerini özel hissetmesini sağlıyor ve onları sahipleniyor. Bunu yaparken de en çok ön plana çıkan özellikleri tevazu ve cesaret. Bu davranışlarla aynı zamanda organizasyona örnek oluyor ve şirket kültürünün şekillenmesini sağlıyor. Ayrışma yerine birleşme sağlıyor. Kurumuna sürdürülebilir rekabet gücü sağlıyor, ve en önemlisi çalışanlarının mutlu ve motive olmalarını sağlıyor!
Bu yazıda değindiğim araştırmalar ve kaynaklar konusunda detaylı bilgi için linkler:
Inclusive Leadership The View From Six Countries (Catalyst):
https://www.catalyst.org/system/files/inclusive_leadership_the_view_from_six_countries_0.pdf
The Employers Network for Equality and Inclusion (enei) web sitesi:
https://www.enei.org.uk/diversity-inclusion/inclusive-leadership/
Context Professionals Corporate Coaching and Consulting